30 Mayıs 2009 Cumartesi

Helas Pour Moi

Bir şeyler vardı aklımda yazacak . Sonra bir yazı okumaya başladım sabah 10'da ... Hala okuyorum . Asla böyle birşey yazamayacak olmanın verdiği duyguyla eğilen başım ve hala yazmaya çalışmanın ''mahçubiyeti'' vardı yanımda . Kalbimi asla bu kadar dışarı çıkaramam ben . O kadar cesur olamadım hiçbir zaman . Ayrıca elimde o kadar kan birikmedi duvarları boyayacak kadar . Sonra bir ''merak'' geldi odaya . Kimdi bu satırları beklenen . Çünkü bende okumak isterdim onları . Okuduğum , hayran olduğum , satırların sahibinin sabahları gözünü açtığında okumayı beklediği satırlar ... Düşünmesi bile heyecan verici . Okumaya devam ettim ardı ardına . Yirmi defa , kırk defa okudum . Sonra güneş kapandı bulutla . Karanlık çöktü aniden . Elinde bir aynayla ''acaba'' geçti karşıma . Kaldırdı aynayı ve şaşkın suratımı gördüm . Acaba ardından masal okunan o dost ben ... Kocaman bir kahkaha attım kendi kendime . Saatlerce dalga geçtim kendi kendimle . Ne zannediyordum kendimi , yazdıklarımı . Peki O bilseydi , bir an için bile böyle sandığımı , güler miydi , acır mıydı bana ?

Sonra büyücünün verdiği kartal tüyleri ve kırmızı yaprakları ezerek yaptığım boya gözüme çarptı .

5 yorum:

Unknown dedi ki...

az aşağıya bakınız, bir yorum olmalı orada.

victor onopko dedi ki...

Bu mahcubiyetle kafamı kaldıramam daha zaten . Hep aşağı bakarım .

Unknown dedi ki...

hay allah.. hadi bi bira aç, az önce açtım ben bi tane... iyi geliyor.. kanayan bir şeylere..

Unknown dedi ki...

hayır, iyi gelmiyor.

victor onopko dedi ki...

olsun .